Evlilik Dışı İlişki Sorunları
Aldatma, aldatılma, sadakatsizlik
Aldatma; çiftler arasındaki bağlılığa zarar veren, yakınlığı ortadan kaldıran, evlilik sözünü ve bağlanmışlığı ihlal eden bir durumdur. İster fiziksel isterse duygusal türde bir aldatma olsun eşler arası güven, sadakat, kabul, değerlilik ve önemlilik gibi çok önemli değerlerde sarsıntı yaratır.
Aldatma; bir yanıyla ilişkide tehlike ve kopma, terk edilme, uzaklaşma gibi sorunlara sebep olur. Diğer yanıyla ise; eş olarak bireylerde özdeğer düşüklüğü, önemsizlik, öfke, depresyon, terk edilme gibi yoğun duygusal çalkantılar yaratır.
“Aldatılan” konumundaki eşte; sevilebilirlik, değerlilik, önemlilik inancı sarsılırken, suçlayıcılık, öfke ve nefret hisleri artar. Sadakatin kaybı çok ciddi acı duygusuna sebep olur. Bazen de kişi kendisini sorgulayabilir, suçlayabilir. Kendi eksikliği ile ilişkilendirebilir. Öz suçlama denilen durumu yaşayabilir.
“Aldatan” konumundaki eş için de durum pek iyi olmaz. Suçluluk, pişmanlık, öz kızgınlık ya da tam tersi eşini suçlama eğilimleri görülebilir.
Aldatma/aldatılmanın Duygusal Sonuçları Nelerdir?
Aldatma olayı ortaya çıktığı andan itibaren; ilişkide ve her bir eşte şok, inanmama, inkar, reddetme, ne yapacağını bilememe, şaşkınlık gibi yoğun duygusal ve davranışsal tepkiler ortaya çıkar.
Zihinsel olarak ne yapacağını, nasıl düşüneceğini bilememe, davranışsal olarak kontrolsüzlük, tepkisellik, kızgınlık, nefret gibi duygular sıklıkla yaşanır.
Aldatma sonrası yaşanan tablo oldukça karmaşıktır. O anda tepkisel davranma ve ayrılma eğilimi baskın olabilir. Bu tür durumlarda, hemen karar vermekten kaçınmak gerekir. Duyguların yoğun ve karmaşık olduğu anlarda verilen kararlar yeni sorunları beraberinde getirir çoğu kere.
Aldatma/Aldatılmanın İlişkiye ve Geleceğe Yönelik Etkileri Nelerdir?
Aldatma; fiziksel ya da duygusal hangi boyutta yaşanırsa yaşansın, sadece bugüne ait bir sorun değildir. Bunun bir geçmişi yani tarihçesi vardır. Aldatma olgusunu ortaya çıkaran birtakım etkenler ya da tatmin edilmemiş duygular, beklentiler vb, vardır.
Boşluk ya da ilişkide eksiklikler olabileceği gibi eşlerden birinin kendi iç dünyasındaki sıkıntılardan da kaynaklanabilir.
Aldatma olgusunun en önemli yaralayıcı yönü; çiftin hem bugününe, hem geçmişe dönük güven duygusunu zedelemesidir. Yaralayıcılık geçmişe ve geleceğe dönük yaşanır. İlişkide ciddi bir deprem etkisi ortaya çıkabilmektedir. Güven ve bağlılık hissinin zedelenmesi sonucu, çiftlerin artık eskisi gibi yaşamaları pek mümkün olmaz.
Aldatma/Aldatılmanın Yaraları Sarılabilinir mi?
Aldatma sonrası, eskisi gibi yaşanamaz. Yeniden, birlikte nasıl yaşanacağının keşfedilmesi gereklidir. Aldatmanın yaraları sarılabilir. Yeniden çift olmak öğrenilebilir.
Çoğu kere; çiftler bunu ya kendi aralarında örtbas etme, unutma çabasına girmekte, bir daha olmayacağına dair sözler vererek baş etmeye çalışmaktalar. Ya da geniş aileye bu durum yansıtılmakta, çocuklar, vb, için evlilik devam ettirilmektedir. Diğer bir seçenek ise; evliliği sonlandırmaktır.
Aldatma Acısından İyileşebilmek İçin;
Bedensel bir yara alındığında nasıl hekime, hastaneye başvuruluyorsa, ruhsal yaralanma yaratan aldatma olgusu karşısında da benzer bir yola başvurulabilir. İlişkiyi onarma, aldatmanın yaralarını sarma ve iyileştirme için aile, evlilik, çift ilişki terapisi gereklidir.